19 Mart 2011 Cumartesi

Yaşlanma Kılavuzu


Uyan. Yataktan çık. Yataktan çıkmadan uyanmış saymazlar seni, sen sayarsın, bu önemli değil. Çişini yap. Elini yıka, yüzün kalsın. Yüzünü yıkamayı sevmezsin. Uyku mahmurluğu hoşuna gidiyor. Biraz saçlarını düzeltebilirsin, çok tipsiz olma. Düzelt. Mutfağa dal.  Adettendir; buzdolabını açıp göz gezdir. O sırada başka şeyler de düşünebilirsin. Çay suyu koy. Buzdolabını tekrar aç, yumurta var mı diye bak. Bugün ne işin var? Muhtemelen bi işin yok. Kapadın buzdolabını. Niye açtığını unuttun. Yumurtalara bakacaktın. Fazla uzaklaşmamışsın, tekrar aç, bak. Yumurta var, güzel. Ekmek de varsa sabahı kurtardın. Sana yetecek kadar var. Şurada da biraz bölük pörçük var, mükemmel. Çay suyu kaynayana kadar bilgisayarı aç, kimsenin mail atmadığını gör. Bilgisayarın fan sesini sevmiyorsun, kapat hemen. Bilgisayar susana kadar hareket etme. Sustu. Televizyonu aç. Çayı demle. Az sonra yumurtanı yapacaksın. Biraz oralarda gezin, kafan açılsın. Telefonunu kontrol et. Kimse aramamış. Zaman öldür. Yumurtanı ye, çayını iç. Hadi bi de benden iç. Bi daha mı? Hadi onu da iç. Bu son mu? İç iç. Ohhh. Şimdi ne yapacaksın. Aklın dışarı çıkarsan evde , evde durursan dışarıda kalır. Biraz öylece dur. Kafanda kur ne yapabileceğini dışarıda. Tahmin edebiliyosan çıkmazsın, çıkmış kadar olursun zaten. Şimdi öylece dur, dünyayı zihnine kur: Öğüt veren arkadaşlarınla mı, öğüten kadınlarla mı buluşacaksın? Belki bir film izlerim diye içinden geçiriyorsun, şöyle bir düşündün ne izleyebileceğini; sıkılıdın. Okuduğun kitaba devam etmek istiyorsun ama o da içinden gelmiyor. Bazı düşünceler istiyorsun, senin olan bazı düşünceler. Düşünceler kedi gibiler, canları istiyince sana geliyorlar. Şimdi yoklar, yürürken gelirler peşinden ama o zaman da sen not almazsın, ödeşirsiniz. Çatılardan yürümeli belki. Ama o kadar da maceracı değilsin. Çıkıp dolaşıp kaç adım attığını sayabilirsin? Kendine güvenemezsin, kesin kafan karışır. Herhangi bir otobüse binip bi yerlere git? Yine de içinden bir şeyler seni yönlendiriyor değil mi? İstemeden de olsa bineceğin otobüsü, gideceğin yolları seçiyorsun. Çık önüne ilk gelene aşık ol. Peşinden koş, hayatını ona ada. Sevmediğin bir adama yumruk at. Ayakkabılarını çıkar. Bakkala Cino, elektrikçilere mıknatıs, tuhafiyeye mezura, polise kimlik sor. Sor, yap, et. Şimdi kendin bile inanmıyorsun bunlara. Hayal kurarken bile özgür değilsin. Sen en iyisi mi sakın saate falan bakma, bakarsan anında yaşlanırsın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder